8 Kasım 2012 Perşembe


Kentsel Dönüşüm Nedir?

   Kentsel gelişmenin toplumsal ekonomik ve mekansal olarak yeniden ele alındığı ve kentteki sorunlu alanların sağlıklı ve yaşanabilir hale getirilmesi için yıkıp yeniden yapma canlandırma sağlıklaştırma veya yeniden yapılandırma için proje üretilmesi ve uygulama yapılmasıdır. Özetle kentsel dönüşüm bir kentin dokusunu bozan sorunların giderilmesi anlamına geliyor. Gecekondu dönüşüm/kentsel yenileme projelerinde “kent içinde kaçak yapılaşma alanları ile ekonomik ömrünü doldurmuş bulunan çöküntü alanlarının gerekli tüm kentsel ve sosyal donatı hizmetleri getirilerek olası tüm doğal afet riskleri de bertaraf edilecek şekilde yeniden fenni ve sıhhi standartlara haiz bir şekilde yapılandırılması” amaçlanmaktadır. 

Kentsel Dönüşümü Desteklemiyorum



      Kentsel dönüşümün amaçlarından biri yaşanacak olası bir depremde can ve mal kaybını en aza indirmek.Yeni binalar yapmak yerine yıkılacak olan binaları depreme dayanıklı olacak şekilde güçlendirilebilir. Ayrıca yeni binalarla tarım alanları azalacak, orman alanları azalacak,yeşil alanların yerini binalar alacak.Eğer kentsel dönüşüm olacaksa illa ki orman alanlarına yapılacak diye bir şey olmamalı çünkü ormanlar insan hayatı için çok önemli.Gerek görsellik olsun gerek temiz hava açısından olsun.Bir ağacın insan hayatı kadar önemli olduğunu düşünüyorum.Bunu bir örnekle önemini vurgulamak istiyorum.

ÇATISINA YANINDAKİ ÜNLÜ ÇINARIN DALLARI DEĞEN KÖŞK, ÇINARIN DALLARINI KESMEMEK İÇİN RAYLAR ÜZERİNDE KAYDIRILDI.

21 Ağustos 1929 tarihinde Atatürk’ün talimatıyla yapımına hemen başlanan köşk, 12 Eylül 1929’da tamamlandı.
Konuya Araştırmacı Yazar Ahmet Akyol’un yayınladığı Atatürk ve Yalova isimli kitaptaki anlatımıyla açıklık getirelim.

13 Eylül 1929 tarihli Cumhuriyet Gazetesi’nde: “ Gazi Hazretleri’nin Yalova Millet Çiftliği’nde inşa edilen köşkü ikmal edilmiştir.” şeklinde konuyla ilgili haber yer almaktadır.

Bu habere göre köşk, Atatürk’ün yapılsın dediği 21 Ağustos’tan 22 gün sonra tamamlanmıştır.

Ancak, bu köşkün tanınmasına sebep olan asıl olay, bulunduğu yerden biraz doğuya doğru kaydırılması oldu.

Atatürk, 1930 yılında, (olasılıkla Haziran ayı içinde), bir gün köşke gittiğinde, orada çalışanlar, yandaki çınar ağacının dalının köşkün çatısına vurduğunu, çatı ve duvara zarar verdiğini söyleyerek, çınarın köşke doğru uzanan dalını kesmek için izin istediler.
Atatürk ise, çınar ağacının dalının kesilmesi yerine, binanın tramvay rayları üzerinde biraz ileriye alınmasını emretti.

Bu görev, İstanbul Belediyesi’ne verildi.

O sıralarda, Belediye Fen işleri Müdürü Yusuf Ziya (Erdem) Bey’di.Onun direktifleriyle, Fen İşleri Yollar Köprüler Şubesi sorumluluğu üstlendi. Başmühendis Ali Galip (Alnar) Bey, yanına aldığı teknik elemanlarıyla Yalova’ya gelerek çalışmaya başladı.

Önce, bina çevresindeki toprak büyük bir dikkatle kazılarak, temel seviyesine inildi. İstanbul’dan getirilen tramvay rayları, binanın temeline yerleştirildi.Santim santim yapılan çalışmalar sonunda bina, temelin altına sokulan raylar üzerine oturtuldu.

Atatürk, zaman zaman bu çalışmaları izliyordu. O günlerde, Paris Büyükelçisi olan Fethi (Okyar) Bey, kendisini ziyarete geldi. Fethi Bey, hatıralarında bu ziyaret sırasında köşkte yapılan çalışmalarla ilgili olarak şunları anlatmıştır :

“...24 Temmuz 1930 günü öğleden sonra Gazi, beni otomobille Yalova’daki çiftliklerini gezdirdi. Araziyi, yapılan binaları ve altına kızaklar konarak bir küçük köşkün mevkiini beş on metre değiştirmek için nasıl çalışıldığını gördük. Sonra köşkün yanında kurulmuş olan eski sultanlara ait iki güzel çadırın içinde istirahat ettik. Çadırların her biri nefis sanat eseri idi. Biraz istirahattan sonra, otomobil ile Yalova kaplıcalarına döndük.”

Şehremaneti Fen Heyeti (Belediye Fen İşleri), 7 Ağustos 1929 Perşembe günü Yalova’ya bir gezi düzenledi. Bu geziye İstanbul’da bulunan bütün mimar ve mühendisler davet edildi. Köşkün yürütme çalışması, olasılıkla Atatürk’ün isteğiyle, mühendislerin önünde yapılacaktı.

8 Ağustos 1930 Cuma günü öğleden sonra saat 15 00 civarında, yürütme çalışması başladı. Bu çalışmayı Gazi Hz. (Atatürk), kız kardeşi Makbule (Atadan ) Hanım, Vali Vekili Muhittin (Üstündağ) Bey, Emanet Fen Müdürü Yusuf Ziya (Erdem) Bey, İstanbul’dan gelen mühendisler ve gazeteciler izlediler.


Köşkün yürütülme işlemi iki safhada yapıldı.

8 Ağustos 1930 Cuma günü, öncelikle yapının teras bölümü ( toplantı salonu olarak kullanılan, üç yanı camlarla kaplı bölüm) kaydırıldı. Geri kalan iki gün içinde de, ana binanın raylar üzerinde yürütülmesi işlemi tamamlandı ve bina, 5 metre kadar doğuya kaydırıldı.

Böylelikle köşk yıkılmaktan, çınar ağacı kesilmekten kurtuldu.

Gerçekte, burada önemli olan köşkün yürütülmesi değil, verilmek istenen mesajdı. Atatürk, Yalova’daki bir çınar dalını bahane ederek tüm kamuoyuna bir mesaj vermek istemişti. Yoksa, küçük bir binayı yıkıp, yerine yenisini yapmak çok daha kolaydı.
      
      Bu hikayeden çıkardığım sonuca göre yıllar önce bile imkansız denilen şey yapılabiliyorsa şimdi imkanlar zorlansa da başka çözümler getirilebileceğine inanıyorum.Ayrıca bu projenin altında ticari amaçlar olduğunu düşünüyorum.Bazı çıkarlar uğruna örneğin İstanbul'un eski kültürünü andıran kendine has güzellğii yok edilmemelidir.
      Kentsel dönüşümün bir diğer amacı da Türkiye'nin diğer ülkeler açısından daha güzel görünmesini sağlamak.Fakat kentsel dönüşüm için harcanacak olan 350-400 milyar dolar insanların hayatlarını değiştirecek olan kentsel dönüşüm yerine Türkiye'nin ekonomik durumunu yükseltecek ve insanların yaşam şartlarını daha iyi hale getirecek proje geliştirerek Türkiye'nin  diğer ülkeler tarafından daha güçlü görünmesini sağlamak için kullanılabilir.Bu durum Türkiye'nin imajının daha iyi görünmesini sağlayabilir.

      Kentsel dönüşüm sosyal hayatta geçmişten günümüze gelen insanların yaşam şartını,sosyo-ekonomik durumunu değiştirir.Toplumda bu sosyo-ekonomik hayatın farklılıklarından dolayı sınıf kargaşası yaşanabilir.Yeni yetişen nesil ve eski nesil arasında farklılıklar olur.Bu farklılıklar insanların hayatlarında önemli bir yer tuttuğu için uyum problemi yaşanabilir.Örneğin insanların şimdiye kadar alışmış olduğu evleri,komşuları var.Şimdiye kadar olan yaşamış oldukları anıları var.Kentsel dönüşümle insanlar yeni komşular edinecekler öğrenciler gerekirse okul değiştirecek bu da yeni yaşamlarına alışmalarında zorluk çekmelerine neden olabilir.Kentsel dönüşümle insanlar apartmanlara tıkılıp kalacaklar ve bu da komşuluk ilişkilerinin zayıflamasına neden olacak.İnsanlar arasındaki etkileşim azalacak ve bu da insanların a-sosyaleşmesine neden olacak .Bütün bu sebeplerden dolayı kentsel dönüşümü desteklemiyorum.

6 yorum:

  1. en son paragrafta kentsel dönüşümün olumsuz taraflarından bahsetmişsin. insanların alışmış olduğu komşuları evleri var demişsin. kentsel dönüşüm sonrası yeni evlerine tekrar elden geçmiş tasarlanmış dersek, otobüste yollarda birbirlerini görüp de selam vermeyen millet olmuş hale gelmekteyiz. en azından yeni komşularla bi muhabbet gibi düşünürsek daha faydalı olur bence.

    YanıtlaSil
  2. tanıdığı birini görüpte selam vermeyen birinin onunla sorunu vardır. sorunu yoksa da öyle olan kişiler yeni komşusuyla zaten muabbet kuramaz

    YanıtlaSil
  3. "Kentsel dönüşümle insanlar apartmanlara tıkılıp kalacaklar " bu düşünceye katılmıyorum çünkü insanlar başkalarıyla görüşmek istemiyorsa gecekonduda da olsa görüşmez.Bu kentsel dönüşümle ilgili değil kişinin kendisiyle ilgili birşey

    YanıtlaSil
  4. tamam haklısın görüşmek istemiyorsa görüşmez ama komşularıyla iç içe yaşamak isteyip çocuklarının sokakta oynamasını,diğer çocuklarla etkileşim kurmak isteyen aileler ne olacak

    YanıtlaSil
  5. Kentsel dönüşüm insanların elinden topraklarını alıyor yerine bir apartman Dairesi veriyor.

    YanıtlaSil
  6. Kentsel dönüşüm insanların elinden topraklarını alıyor yerine bir apartman Dairesi veriyor.

    YanıtlaSil